top of page
Ara

SAĞLIKTA ŞİDDET DÜZENLEMESİ İŞE YARAYACAK MI?






Sağlıkta şiddeti önleme amacıyla 8.4.2020 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan “Sağlık Hizmetleri Temel Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” 15.04.2020 tarihinde TBMM’de kabul edildi.


Yasalaşan kanuna göre,

  1. Sağlıkta şiddet kapsamında en çok görülen suçlar olan kasten yaralama, tehdit, hakaret, ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarına karşı verilecek cezalar yarı oranında arttırıldı.

  2. Aynı suçlar için verilecek cezalar için hapis cezalarının ertelenmesi hükümleri uygulanmayacak.

  3. Şiddet faili hastaya ya da yakınına sağlık hizmetinin bu suçun mağdur olan sağlık personeli dışındaki bir başka sağlık personeli tarafından verilecek.


Bu yazıda yasalaşan maddelerden ceza ertelemesinin kaldırılması ve verilen cezaların arttırılması maddelerini hukuki terimlerden mümkün olduğunca uzak durarak en kısa haliyle etkinlik açısından inceleyeceğim.


CEZA ERTELENMESİ HÜKÜMLERİNİN UYGULANMAYACAK OLMASI

Hekim kökenli avukat olmanın gerektirdiği şekilde beyaz kod kapsamındaki fazla sayıda dosyada sağlık çalışanlarının vekilliğini yapmam nedeniyle konunun sahadaki uygulamasına hakimim. Uygulamada dosyaların genellikle failin hapis cezası almasıyla birlikte verilen hapis cezasının paraya çevrilerek ERTELENMESİ veya HAGB (Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması) kararlarıyla sonuçlanmaktadır. Bizde sonuçların sanık üstünde yaptırım oluşturmaması nedeniyle, sonuçlanan dosyaların ardından ceza alan kişiler aleyhine tazminat davaları açıp kazanarak ödeyecekleri tazminatların suçun gerçek yaptırımını oluşturmasını sağlamaktaydık. Cezanın ertelenmesi ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin daha önceden kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması durumunda uygulanan teknik olarak detayları farklı olmakla birlikte, hukukçuların dahi karıştırabildiği, hukuki olarak ceza verilmiş olmasına rağmen reel olarak cezasızlıkla sonuçlanan durumlardır. Her iki kavramın da uygulanabilmesi için temel şart verilen cezanın 2 yıldan az süreli olmasıdır.


Verilen cezaların reel olarak cezasızlıkla sonuçlanmasına neden olan Cezanın ertelenmesi ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kavramlarının sağlıkta şiddet durumlarında uygulanmamasının şiddetin azaltılması için en etkili yaptırım olacağı çok açıktır. Ancak Meclise getirilen taslak kanunda her iki kavramın da sağlıkta şiddet vakalarında uygulanmaması mevcutken, kanunun yasalaşan halinde HAGB uygulanmaması taslaktan çıkarılmıştır. Küçük farklarla birbirinin yerine uygulanabilecek kavramlardan birinin uygulanabilecek olmasının çıkartılan şiddet kanununun etkinliğini yokettiği açıktır. Mevcut haliyle çıkartılan yasa Sağlıkta Şiddetin engellenmesinden ziyade hukukçuların ve hakimlerin işini kolaylaştırmış ve seçeneği teke düşürmüştür.


CEZALARIN ARTTIRILMASI

Cezanın ertelenmesi kavramının sağlıkta şiddet olaylarında uygulanması kaldırılmıştır. Bu nedenle artık sağlıkta şiddet dosyalarında sadece Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kavramı uygulanabilecektir. HAGB uygulanabilmesi için sanığa verilen hapis cezasının 2 (iki) yıl veya daha az süreli olması ve hapis cezasına mahkûm edilen kişinin daha önceden kasıtlı bir suçtan hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması gerekmektedir. Dolayısıyla Beyaz kod kapsamında sanığın yaptırım olarak değerlendirilebilecek bir ceza alması için istisnalar dışında verilecek hapis cezasının eskisiyle aynı şekilde 2 yıldan fazla olması gerektiği söylenebilir. Ceza miktarlarının arttırılması Sanığın 2 yılın üzerinde ceza alma ihtimalini arttırdığı için etkinlik açısından olumlu olmakla birlikte yeterli olmayacağı suçların ceza süreleri değerlendirildiğinde anlaşılacaktır.


Sağlık çalışanları açısından artan haliyle suçların hapis cezası sürelerini inceleyecek olursak;


1.TCK 86. maddede tanımlanan kasten yaralamanın cezası,

basit tıbbi müdaheleyle düzelende 6 ay- 1.5 yıl arasından 8 ay 2 yıl arası hapis cezasına


basit tıbbi müdaheleyle düzelmeyende 1 -3 yıl arasından 1.5- 4.5 yıl arası hapis cezasına ,


2. TCK 125. maddede tanımlanan kamu görevlisine hakaret suçunun cezası

1-2 yıl arasından 1.5-3 yıl arası hapis cezasına ,


3.TCK 106. maddede tanımlanan tehdit suçunun cezası

basit halinde 6 ay-2yıl arasından 9 ay -3 yıl arası hapis cezasına,


Silahla. imzasız mektupla, birden fazla kişi tarafından birlikte veya suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenen ağırlaştırılmış halinde 2- 5yıl arasından 3 yıl-7.5 yıl arası hapis cezasına,


4.TCK 265 . maddede tanımlanan görevi yaptırmamak için direnme suçunun suçunun cezası

6 ay- 3 yıl arasından 9 ay-4.5 yıl arası hapis cezasına çıkartılmıştır.


Konunun uygulayıcısı olarak söyleyebileceğim husus düzenlemelerle tehditin ağırlaştırılmış hali dışında hiçbir suçun cezası istisnalar dışında 2 yılın üzerinde olmayacaktır. Tehditin ağırlaştırılmış halinde ceza alt sınırının 3 yıla çıkarılmış olması nedeniyle suç açısından caydırıcılık sağlanmıştır.


SONUÇ: Sağlıkta Şiddeti engellemek için yapılan düzenlemelerin, HAGB uygulamasının devamı nedeniyle teknik farklılıklar dışında sonuca hissedilir etkisi olmayacaktır. Kanaatimce Beyaz Kod vakalarının gerçek yaptırımı halen TAZMİNAT DAVALARIDIR. Ancak konunun gündeme getirilmesinin toplum üzerinde küçük bir etkisi olabilir. Mevcut haliyle düzenleme ''tahsilat ihtimalinizin %1 in altında olduğu batık borçludan 100.000 TL'lik alacağınızın kanun marifetiyle 150.000 TL ye çıkartılmasına'' benzetilebilir. Düşük ihtimal de olsa borcunuzu tahsil edebilirseniz miktar önemli hale gelir. Sağlıkta Şiddet yasasının amacı gösteriş değilse mutlaka HAGB uygulaması da kaldırılmalıdır.


Av. Dr. Türker Fatih ÇİÇEK


0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

コメント


bottom of page