KAMU GÖREVLİSİ OLAN SAĞLIK PERSONELİNİN YARGILANMASI
Tıbbi uygulama hatası sonucunda oluşan hekimlerin sorumluluk alanlarından birisinin cezai sorumluluk olduğundan, daha önceki “hekimlerin sorumlulukları” isimli yazıda, kısaca bahsedilmişti. Kamu görevlisi olan sağlık personeli açısından en sık karşılaşılan suçlamalar ''görevi ihmal, taksirle öldürme ve yaralama ,resmi belgede sahtecilik, rüşvet ve irtikap'' tır.
Ceza yargılaması cezai sorumluluğun vücut bulmasıdır. Ceza yargılamasında sanık TCK'da (Türk Ceza Kanunu) tanımlanan suçun kanunda tanımlanan yaptırımıyla cezalandırılmak üzere yargılanır. Bu yaptırım genellikle hapis cezasıdır. Ceza yargılamasının işleyiş süreci; kamu görevlileri açısından, diğer insanlara göre biraz farklıdır. Kamu görevlileri için savcılığın araştırma yaparak suçlama yöneltebilmesi için (iddianame hazırlanması) kamu görevlisinin bağlı bulunduğu İdari kurumdan soruşturma izni alması zorunluluktur.
Konunun kolayca anlaşılması için ceza yargılamasının iki temel süreci olan Soruşturma ve Kovuşturma’dan kısaca bahsetmek gerekir.
Soruşturma; Suç ihbarı ya da şikayetin ceza yargılamasını gerektirir nitelikte olup olmadığının belirlenmesi amacıyla, savcılık tarafından yürütülen suç şüphesinin öğrenilmesiyle başlayan ve dava açılmasının uygun olduğunu gösteren iddianamenin hazırlanıp, görevli ceza mahkemesince kabulüne kadar geçen evredir.
Kovuşturma; İlgili ceza mahkemesi tarafından yürütülen ve savcılığın dava açılmasına dair hazırladığı iddianamenin kabul edilmesiyle başlayan ve mahkeme tarafından verilen hükmün kesinleşmesiyle sonuçlanan, yargılama aşamasıdır.
Kamu görevlilerinin görevleriyle ilgili suçlardan dolayı yargılanması, kovuşturma süreci açısından herhangi bir farklılık arz etmez ve herkesin tabi olduğu kurallara tabi olarak yargılanırlar. Ancak kamu çalışanlarının görev suçlarıyla ilgili olarak soruşturma yapılabilmesi için bir izin süreci gereklidir. Bu süreç 4483 Sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun’da tanımlanmıştır. Buna göre; kamu görevlisi sağlık personeli hakkında, hatalı tıbbi uygulama veya göreviyle ilgili olan diğer suç iddiaları nedeniyle, doğrudan dava açılamamaktadır. Savcılığın soruşturma yapabilmesi için yetkili makamdan soruşturma izni alması gerekmektedir. Soruşturma izni alınmadan memurun ifadesinin alınması veya diğer soruşturma işlemlerinin yapılması, dolayısı ile de dava açılması mümkün değildir. Ancak ağır ceza mahkemesinde yargılanmayı gerektiren ve suçüstü yapılan suçlar bu iznin kapsamı dışında tutulmuştur.
Ağır ceza mahkemesinde yargılanmayı gerektiren suçlar; Türk Ceza Kanunun’da yağma (m.148), irtikap (m. 250/1 ve 2), resmi belgede sahtecilik (m. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (m. 158), hileli iflas (m. 161) ve ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlar olarak tanımlanmıştır. Bu suçların suçüstü hallerinde soruşturma izni gerekmez.
Ancak sağlık personelinin ceza yargılanmasında en çok görülen suçlar taksirle yaralama, taksirle öldürme ve görevi ihmal’dir. Bu suç isnatlarının tamamında soruşturma yapılabilmesi için soruşturma izni alınması gereklidir.
Cumhuriyet Başsavcıları; memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri nedeniyle işledikleri suçlardan dolayı herhangi bir ihbar veya şikayet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde; ivedilikle toplanması gerekli ve kaybolma ihtimali bulunan delilleri tespitten başka hiçbir işlem yapmayarak – hakkında ihbar veya şikayette bulunulan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesine başvurmaksızın- evrakın bir örneğini ilgili makama gönderir ve soruşturma izni isterler. Soruşturma izninin mutlak surette alınması gereklidir ve memurun yargılanabilmesi için kesin bir ön koşuldur. Soruşturma izni alınmadan savcılık tarafından memurun ifadesinin alınması mümkün değildir. Soruşturma izni vermeye yetkili olan makamlar ise şunlardır; İlçede görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında kaymakamlık, İl de ve merkez ilçede görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında ise valilik bu yetkiye sahiptir.
Soruşturma izni vermeye yetkili makam, savcılık tarafından iletilen soruşturma izni talebi üzerine, konuyla ilgili bir ön inceleme yapar. Ön inceleme, izin vermeye yetkili makam tarafından(kaymakam, vali) bizzat yapılabileceği gibi, görevlendireceği bir veya birkaç denetim elemanı veya hakkında inceleme yapılanın üstü konumundaki memur ve kamu görevlilerinden biri veya birkaçı eliyle de yaptırılabilir. İnceleme yapacakların, izin vermeye yetkili makamın bulunduğu kamu kurum veya kuruluşunun içerisinden belirlenmesi zorunluluktur. Genel uygulamada, bu inceleme sağlık görevlileri açısından il veya ilçe sağlık müdürlüğünün görevlendireceği bir muhakkik tarafından yapılmaktadır. Ön inceleme ile görevlendirilen kişiler, bakanlık müfettişleri ile kendilerini görevlendiren makamın bütün yetkilerine sahiptir. Muhakkik, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesini de almak suretiyle yetkileri dahilinde bulunan gerekli bilgi ve belgeleri toplayıp, görüşlerini içeren bir rapor düzenleyerek durumu izin vermeye yetkili makama sunarlar. Ön inceleme birden çok kişi tarafından yapılmışsa, farklı görüşler raporda gerekçeleriyle ayrı ayrı belirtilir.
Yetkili makam bu rapor üzerine soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine karar verir. Soruşturma iznine dair kararlarda gerekçe gösterilmesi zorunludur. Yetkili makam, soruşturma izni konusundaki kararını soruşturma izni talebinden itibaren ön inceleme dahil en geç otuz gün içinde vermelidir. Bu süre, zorunlu hallerde on beş günü geçmemek üzere bir defa uzatılabilir.
Yetkili makam, soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin kararını Cumhuriyet Başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisine ve varsa şikayetçi olan kişiye bildirir. Yetkili makam tarafından verilen soruşturma izni, izin istenen olay ve konuyla sınırlıdır. Soruşturma esnasında izin verilen olay ve konudan tamamen ayrı veya farklı bir suç olarak nitelendirilebilecek bir eylem ortaya çıkması halinde, yeniden izin alınması zorunludur. Örneğin; bir hekim için tıbbi hata iddiasıyla soruşturma izni alındıktan sonra, ayrı bir olaydan kaynaklanan tıbbi hata iddiasından dolayı, ilk olayda verilen soruşturma iznine dayanılarak, dava açılamaz.
Soruşturma izni verilmesine ilişkin karara, hakkında inceleme yapılan kamu görevlisi; soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara karşı ise Cumhuriyet Başsavcılığı veya şikayetçi itiraz edebilir. İtiraz süresi, yetkili makamın kararının tebliğinden itibaren, on gündür. İtirazı, yetkili makamın yargı çevresinde bulunduğu bölge idare mahkemesi değerlendirir. İtirazlar, öncelikle incelenir ve en geç üç ay içinde karara bağlanır. Bölge idare mahkemesi tarafından verilen kararlar kesindir.
Anlaşılmasının kolaylaştırılması açısından örnek verecek olursak; Yapılan intramuskuler enjeksiyon sonrası düşük ayak gelişen bir hastanın; savcılığa hemşire ve hekim hakkında suç duyurusu sonrasında Cumhuriyet Başsavcılığının, taksirle yaralama suçu açısından soruşturma yapabilmesi için, öncelikle valilikten izin alması gerekmektedir. Valilik; savcılığın valilikten izin talebini sağlık müdürlüğüne bildirir ve ön inceleme raporu hazırlanmasını talep eder. Sağlık müdürlüğü konu ile ilgili rapor hazırlamak üzere bir muhakkik görevlendirir. Muhakkik olayı değerlendirerek soruşturma izni istenen kişilerin ifadelerini de alarak raporunu hazırlar. Valilik bu raporu baz alarak gerekçeli olarak soruşturma izni verir yada vermez. Valilik bu kararı cumhuriyet başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan sağlık personellerine ve şikayetçiye tebliğ eder. Soruşturma izni verilirse sağlık personeli tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde bölge idare mahkemesine itiraz edebilir. Soruşturma izni verilmezse şikayetçi veya savcılık da aynı şekilde 10 gün içerisinde bölge idare mahkemesine itiraz edebilir. Bölge idare mahkemesi itirazı 3 ay içerisinde sonuçlandırmakla mükellef olup, verdiği kararlarda kesindir.
SON SÖZLER:
Hukuk sistemimizde Kamu görevlilerinin yargılanması soruşturma iznine tabii tutularak kamu görevlilerinin gereksiz suç isnatlarıyla karşı karşıya kalmalarının engellenmesi amaçlanmıştır. Verilen soruşturma izninin kesin bir karar olmayıp 10 gün içerisinde bölge idare mahkemesine itiraz edilebileceği unutulmamalıdır.
Son Yazılar
Hepsini GörT.C. İstanbul Anadolu XX. İŞ MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/XX Esas KARAR NO : 2022/XX HAKİM : XXX...
T.C. İstanbul Anadolu xxx. MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/xxxx KARAR NO : 2022/xxxxx HAKİM :...
Commentaires